Adı: Akhilleus'un Şarkısı
Orj. Adı: The Song of Achilles
Yazar: Madeline Miller
Sayfa: 370
Akhilleus'un Şarkısı'nı uzun zamandır okumak istemiştim. Bir arkadaşta gördüm ve hemen ödünç alıp okudum. Çok iyi denk geldi, çok da mutlu oldum.
Ortaokuldayken İlyada ve Oddysseia kitaplarını okumuştum. O zamanlarda beri Yunan mitolojisine bir ilgim var. Sonrasında Truva filmini de izlemiştim. Zaten Akhilleus'un Şarkısı'nı da okurken kafamda o filmle kıyasladım hep. Uyuşan ve uyuşmayan pek çok yer var tabii ki. Aslında konuyu biliyoruz ama yine de okumak güzeldi. Yazarın dili çok akıcı, bilinen bir hikayeyi okuru sıkmadan anlatmak zor bir iş bence. Gerçekten sıkılmadım ben.
Akhilleus, bir ölümlüyle bir tanrıçanın oğlu. Annesi büyük tanrıçalardan değil ve Akhilleus'in üzerine çok fazla düşüyor. Pek sevmedim o karakteri. Patroklos ise Akhilleus'in yakın arkadaşı hatta arkadaştan daha da öte, sevgilisi diyeyim. Aralarında çok derin bir bağ var.
Akhilleus o dönemin en ünlü ve yenilmez savaşçısı ama bu şöhreti başarılarına borçlu değil.Tanrılar duyuruyor onun öyle olduğunu. Troya savaşına kadar neredeyse kimseyi de öldürmüyor Akhilleus. Kendi kaderiyle ilgili kehanetleri öğrenince de kaderinden kaçmak için Hector'dan uzak duruyor. Troya savaşı 10 yıl sürüyor, sırf Akhilleus, Hector'u öldürmediği için. Ama tanrılar rahat durmuyor. Akhilleus'i kaderine doğru ittiriyorlar resmen.
Kitap Patroklos'un dilinden anlatılıyor. Patroklos öldükten sonra bile o anlatıyor. Yeraltına uğurlanamadığı için ruhu oralarda gezinip her şeyi görüyor. Onunla birlikte biz de görüyoruz.
Kitapta bilinenin dışında güzel ayrıntılar da vardı. Arkasında şahıs sözlüğü bile var. Onu da okudum. Kim kimdir, ölü müdür diri midir, hepsi :)
*Akhilleus, lir çalıp şarkı söylemeyi seviyor. Kitabın son çeyreğinde bir yerlerde Akhilleus yine şarkı söylerken, önemli kişiler onunla görüşmeye gelirler ve Akhilleus'in Şarkısını bitirmesini beklerler. Kitabın ismiyle uyuşan en net yer burası. Ama bahsedilen şey belirgin bir şarkı değil tabii ki. Biraz da kitap ismini manidar buluyorum. Kişiler ölünce arkasında kalan hoş bir seda, deriz ya, onun gibi bir şey.
Yazarın Ben, Kirke kitabını da çok merak ediyorum. Yakında ona da denk gelirim umarım.
Bu kitabı okumak istiyorum ama okulum açılacak bir süre alamam gibi 😄 teşekkürler yazı için :)
YanıtlaSilUmarım en kısa zamanda okuma fırsatı bulursun canım :)
Silbu tür kitap hiç okumadım denemek lazım.
YanıtlaSilAra sıra tarzımızın dışına çıkmak gerekiyor, denk gelirseniz okuyun derim :)
SilBenim kız mitoloji hastası :). Bayılıyo,bayılıyo 😂😂
YanıtlaSil😊
SilMerhaba önce bu kitabı mı okusak iyi olur yoksa İlyada'yı muı?
YanıtlaSilİlyada herşeyin başı gibidir aslında. Ondan sonra gelenler, ondan esinlenerek oluşturulurlar. Uzun da olsa İlyada ve Odysseia, hepsinden önce okunmalı.
Sil