27 Ağustos 2021 Cuma

Okudum: Son Namsara Iskari (Kristen Ciccarelli)

 



Adı: Son Namsara Iskari
Orj. Adı: The Last Namsara (Iskari #1)
Yazar: Kristen Ciccarelli
Sayfa: 452
Fiyat: 14,25 tl

Bir gün öğleden sonra, uyuyakalmışım. Rüyamda mavi bir ejderha gördüm. Bebek değilse de küçüktü, suların üzerinde zıplayıp duruyordu. Çok tatlıydı. O akşam kitaplığa bakıyordum neye başlasam diye. Elime Son Namsara geldi :)

Kitabı nerede keşfettiğimi hatırlamıyorum ama kapakta ejderha görünce dayanamam genelde. Bi ara listemdeydi, Hepsiburada kitap indirimi yaptığı sırada almıştım. Seri olduğunu bilmiyordum da neyse ki ilk kitapmış. Bitirince kısa bi araştırdım. Diğer 2 kitap henüz dilimize çevrilmemiş. Yazarın sitesinden kapak açıklamalarını alıp Translate'te çevirttim. Devam gibi olsa da ana karakterler değişiyor diğer kitaplarda. En son bahsedeyim.

Bu fantastik dünyada Yaşlı Olan diye birine inanılıyor. Tanrı gibi. Yaşlı Olan, Namsara ve Iskari adında 2 kişi yaratıyor. Biri iyilik, biri kötülük/ölüm taşıyor. Onlar öldükçe yerlerine yeni Namsara ve Iskariler geliyor ve tabi ejderhalar var. İlk Ejderha 'Kozu'. O hala yaşıyor. 

Bu dünyada ejderhalar hikaye dinlemeye bayılıyorlar. Zaman geçtikçe halk Yaşlı Olan'a inanmayı bırakıyor. Ejderhalar ve eski hikayeler kötüleniyor. Öyle ki hikaye anlatanlar lanetlenip ölüyor. Sonra bir kız, Asha, küçükken İlk Ejderha 'Kozu'yu çağırıyor ve ejderha kızı yakıyor. Kız ölmüyor ama başına gelenleri de tam hatırlamıyor. Babası Kralmış, kızını halktan korumak için onu Isakari ilan ediyor ve kız o vakitten sonra sürekli ejderha öldürmeye başlıyor.

Asha'yı yanarken bulan biri var, Jarek. Bu çocuk birkaç yıl sonra Komutan oluyor ve Kral, kızını bu adamla evlendirmeye söz veriyor. Malum düğüne 1 hafta kala başlıyor kitabımız. Asha'ya babası bir vaadde bulunuyor. İlk Ejderhayı öldürürse, düğünü iptal edeceğini söylüyor. Çünkü Jarek çok kötü biri ve Asha onu hiç sevmiyor. Adamı ben de sevmedim. Tam bir zorba.

Asha'nın bu zor görevi sırasında karşısına bir köle çıkacak, Torwin. Bu köle önemli. Asha'nın bir kuzeni var, Safire. Bu kız da önemli sayılır. Asha'nın bir abisi var, Dax. O pek önemli değil ama bilmemiz lazım. İşe yarıyor pek çok yerde.

Kitap çok akıcı ve güzel kurgulanmış. Adı geçen pek çok karakterin yaşı 15-25 arasında, bu yüzden ara sıra ergen tavırları göreceğiz. Ama çok bunaltmayacak. Bölüm aralarında gri sayfalar var. Buralarda Asha'nın anlattığı kadim hikayelere yer verilmiş. Onlar da oldukça hoşlar. Tamamen yabancı bir dünyada olduğumuz için oraya ait her şey zaten ilginç gelecek bize. Fantastik edebiyat sevenleri üzmez bu kitap..

İlk kitap güzel bitiyor. Öyle devamı gelecek gibi ama olmasa da olur kıvamında. 2. kitap, Asha'nın abisi Dax'ı anlatıyormuş. Dax, ilk kitapta biriyle evlenecek. Biraz politik bir evlilik. Sanırım o anlatılacak. Pek ilgimi çekmedi açıkçası. Çünkü Dax karakterini sevmedim. Çok ezik davrandı, Kral olacak birinin böyle olması hoşuma gitmiyor.

3. kitap da, Asha'nın melez kuzeni Safire'i anlatıyormuş. Safire sanırım birine aşık olacak 3. kitapta. Safire karakterine karşı nötrüm. İşe yaradığı noktalar oldu evet ama genel manada sürekli tartaklanan ve istenilmeyen bir kız. Geçmişi biraz dramatik olduğu için sempati toplasa da ben serinin sonraki kitaplarının peşine düşmeyeceğim. Aldığım tat benim için yeterli.

*Ejderhaya doyacak mıyız? Tam anlamıyla değil. Onlar biraz daha yan karakter gibi kalmışlar. 
* Kitabın içinden poster gibi bir şey çıktı. Asha ve İlk Ejderha var. DEX beni şaşırtıyorsun. 



* Kitaplarımı ve diğer eşyalarımı sattığım dolap hesabım: 

https://link.dolap.com/XU2He

22 Ağustos 2021 Pazar

Okudum: Yüzden Geriye (Selman Durdu)




Adı: Yüzden Geriye
Yazar: Selman Durdu
Sayfa: 169
Fiyat: 20,15 tl

Yazarını tanıdığım ilk kitap sanırım bu :) Kendisi bir öğretmen, birkaç yıl önce aynı okulda çalışmıştık. Kitabının tanıtımını görünce merak edip aldım. Benim okuma çizgimin çok da dışında değil aslında ama farklı bir ilerleyişi var. Genel olarak biraz karamsar buldum, hani mutlu sonlar bekleriz ya, o pek olmuyor burada. Ama tabii bakış açısına göre de değişir. İnsansız bir dünya, belki de doğa ana için mutlu bir sondur..

İleri bir gelecekte insanlar dünyayı yaşanılamaz hale getiriyor ve normal yollarla çocuk sahibi olmak zorlaşıyor. Sonra bir gün önemli bir kuruluş, çocuk sahibi olmak için gereken müdahalelere bir son veriyor. Yasaklama gibi değil de, göze alanlar çocuk sahibi olsun, gibisinden. Tabi zamanla nüfus azalıyor. Yeni doğumlar olmayınca giderek ıssızlaşıyor dünya. En son 500 kişi kalıyor ve robotla yönetilen bir tesiste yaşamaya başlıyorlar. Daha doğrusu, ölene kadar zamanlarını burada geçiriyorlar. Son 100 kişi kalınca geri sayım gibi bir şey oluyor.

Biraz bilim kurgu, biraz distopya gibi diyebilirim kitap için. Tek bir karakterden ilerlemiyor konu. O binadaki kişilerden biraz biraz anlatılıyor, çoğunun geçmişine ve şu anına birazcık değiniliyor. Böyle olunca olaydan kopuyormuş gibi olsa da asıl mevzu belli olduğu için çok da kopukluk oluşmuyor. Kişilerin birer birer ölmesi üzdü beni. Son sayfaya kadar yaşamın devamını umut ettim hep. Bir ışık aradım..

Yazar kıyamete farklı bir bakış açısı getirmiş kitapta. Okurken insanlık, inanış, hayatın gidişatı gibi konularda felsefik yaklaşımlar da bulacağız. Yazarın ilk kitabı olduğu için aslında oldukça başarılı. Geneline yayılmış umutsuzluk/karamsarlık, herkesi benim kadar etkilemeyebilir tabii..

*Kapaktaki papatya tutan el, rastgele bir çizim değil. Kitabın içinden hoş bir ayrıntı.

* Kitaplarımı ve diğer eşyalarımı sattığım dolap hesabım: 

https://link.dolap.com/XU2He

18 Ağustos 2021 Çarşamba

Okudum: Test, Akademi, Mezun (Joelle Charbonneau)




Adı: Test
Orj. Adı: The Testing
Yazar: Joelle Charbonneau
Sayfa: 344
Fiyat: 19,6 tl

Bu seriyi uzun zamandır görüyordum. Bir blogda güzel bir incelemesine de rastlamıştım. İyi ki daha fazla yorum peşine düşmemişim. Çok kötüleyenler olmuş, gömmüşler resmen. Tamamen özgün bir eser kaldı mı günümüzde. (O zaman hepimiz Rus klasiklerini okuyalım, başka da kapak açmayalım. Yeni yazarlar ölsün gitsin. Kızdım çok.) 
Elbet birilerinden esinlenilecek. Ayrıca benzese bile işleniş konudan daha önemli, sırf güzel anlattığı için bile okunur bu seri. Çok beğendim ben. 

Heyecanını kaçırmayacak kadar bahsedeyim. Felaket sonrası yeni dünya düzeni, distopya evet. Halkı bölmüşler kolonilere. İnsanlar bir şekilde yaşıyorlar. Yaşı 16 olan gençler liseden mezun oluyor ve bazıları başkentteki üniversiteye gitmeye hak kazanıyor. Zeki, çalışkan, üretken gibi vasıfları olanları seçiyorlar. Üniversiteye giriş sınavı var adı Test. Test'in zorlu olduğu biliniyor sadece. Onun dışında Test'i geçenlerin hafızası biraz silindiği için hatırlamıyorlar aşamaları. Bu düzenin ortasında ücra bir koloniden Cia adında bir genç kızla başlıyor kitap.

Cia bu Test'e gitmek istiyor ama başına neler geleceğini bilmiyor. Babası geçmiş o sınavdan zamanında ama hatırlamıyor, kızı korkutacak kadar bir şeyler anlatıyor ve Cia Test'e gidiyor. Test'in amacı sadece üniversiteye öğrenci almak değil. Geleceği şekillendirecek liderleri seçmeyi amaçlıyorlar. O yüzden  bir liderde bulunması gereken tüm özelliklere göre çocukları zorlayacaklar. Tabi ki bir hayatta kalma, öldürme durumları var bu kısımlarda.

Şimdi kitapta insan seçme, toplumu sınıflara ayırma gibi genel başlıklar olduğu için Açlık Oyunları ve Uyumsuz serilerine benziyor evet. Napalım kaldırıp bi köşeye mi atalım biraz benziyor diye. Burada devreye anlatım giriyor. Gerçekten çok akıcı, film izler gibi okunuyor bu kitap. Heyecanı hiç bitmiyor. Ayrıca karakterlerin olası sorunlara getirdiği çözümler de güzeldi. Yaşları itibariyle ergen olsalar da öyle cıvık muhabbetlere girilmiyor pek. Hafif bir romantizm var tabi, o da olsun o kadar.

3 kitaptan oluştuğu için Cia'nın Test'ten geçeceği çok belli evet :) Acaba Cia bu katı düzeni kırabilecek mi, onu merak ediyorum ben. 

*Kapaktaki sembol, Test'e girenlerin bileğine takılıyor. Her adayın yeteneğine göre şekli değişiyor bunların.




Adı: Akademi
Orj. Adı: Independent Study
Yazar: Joelle Charbonneau
Sayfa: 335
Fiyat: 19,6 tl

2. kitap da oldukça sürükleyici. Cia'nın üniversiteye girişini ve devamını anlatıyor. Test'i geçenleri bölümlere ayırıyorlar önce. Cia hiç ummadığı bir bölüme yerleştiriliyor. Sonra o bölümün binasına yerleşiyor ve dersler başlamadan üst sınıflar bu yeni gelenleri ayrı bir Deneme'ye sokuyorlar. Test'in kısa versiyonu gibi bir şey. Burada da yine öğrencileri her anlamda zorluyorlar. Olmadık yerlerde birileri ölünce işler ciddileşiyor.

Dersler ve ödevler ağır ama en çok yorulan tabii ki Cia. Çünkü onu orada istemeyenler var. Sebebini bilmese de çok daha büyük bir oyunun döndüğünün farkında ve bu sefer yanında Tomas yok. O nispeten daha sakin bir bölümde okuyor. Ara sıra görüşseler de Cia'nın Tomas'a yaklaşmasını kısıtlayan kimseler var.

Cia bu yoğunluğun arasında İsyan grubunun da hareketlerini takip etmeye çalışıyor. Ama işin içinde başka işler de var. İsyan grubu 2 tane ve birisi kanlı saldırı isterken diğeri daha barışçıl yöntemler peşinde. Barışçıl isyan grubu mu olur, belki olur. Ya olmazsa?  Cia'nın işi zor baya..

*Kitabın adı Akademi olunca, Cia'nın birkaç yıllık üniversite hayatını anlatır sanmıştım. Oysa hemen başındaki birkaç haftayı anlatıyor. Hızlı gelişiyor her şey.
*Independent Study, 'bağımsız çalışma' diye çevriliyor dilimize. Cia'nın içinde bulunduğu duruma uyuyor aslında. Kimseye güvenme..




Adı: Mezun
Orj. Adı: Graduation Day
Yazar: Joelle Charbonneau
Sayfa: 317
Fiyat: 19,6 tl

Son kitap. Adı Mezun olunca, Cia'nın üniversiteden mezuniyet zamanı gelmesin akla. İlk yılının ortaları anlatılıyor. 

Cia staj için Başkan'ın yanına gidiyordu. Başkan ona gerçekten büyük bir görev verecek. Öyle böyle değil. Bu görev için Cia'nın güvenilir bir ekip kurması gerekecek. Ama güven bu seride çok az bulunan bir şey. 

Cia, test sırasında karşılaştığı kimselerle şoka uğrayacak şeyler öğrenecek. Son kitapta Cia'nın içsel konuşmaları biraz sıkıcı gelse de bunlar önemli. Kitap sonuna kadar sürükleyici. Sadece son kısmı biraz apar topar olmuş. Ben olsam 50 sayfa daha ekler, uzatırdım. 

Genel olarak seriyi beğendim. Kitap okuma konusunda bunalımlı bir dönemde değilseniz, seversiniz. Yoksa açmayın bile.

* Kitaplarımı ve diğer eşyalarımı sattığım dolap hesabım: 

https://link.dolap.com/XU2He

9 Ağustos 2021 Pazartesi

Okudum: Kayıp Rota, Mavi Tuzak (Özgen Biçgin)

 



Adı: Kayıp Rota
Yazar: Özgen Biçgin
Sayfa: 463
Fiyat: 23,75 tl

Deniz macerası içeren kitaplara ilgim var. O yüzden kapakta gemi görünce meraklandım. Migros'ta rastlamıştım bu kitaba. Konusu da ilgimi çekti. Tabi oradan almadım. Trendyol'da bakarken seri olduğunu gördüm. Yine de pek ucuza gelmedi de neyse artık. Şimdilik 2 kitap halindeler ama 3. sü de olacakmış. Takipteyim.

Baştan söyleyeyim kitap çok güzel. Konusu, kurgusu, işlenişi, karakterleri, hepsini beğendim. Sanki yabancı yazardan okur gibiydim, yazarımızı gerçekten tebrik ediyorum. Film izler gibi canlı bir anlatımı var. Tam sıkılıyoruz derken hop hareketleniyor ortalık. İşin içinde gizem de olunca..

Bir yük gemisi var. Mürettebatın uyrukları karışık, içinde Türk de var. Bunlar İstanbul'dan mal alıp yola çıkıyorlar, Karadeniz'e. Ama İstanbul'da geçirilen vakitte bir şeyler olacak. Mürettebattan bir kişi pek tekin değil. O adamın çevirdiği gizli işler var. Zamanla öğreneceğiz bunları.

Karadeniz'e açıldıktan sonra gökten yabancı bir cisim düşecek ve sonrasında büyük bir fırtına çıkacak. Öyle ki Karadeniz'de hiç görülmeyecek türden bir fırtına. Geminin muhteşem kaptanı Vitaly bu fırtınayı iyi yönetecek ve atlatacaklar ama sonra asıl sorunlar baş gösterecek. Kara yok. Radarda her yer deniz. İletişim yok, Dünya'dan bi haber dolaşacaklar Karadeniz'de. Gittikleri hiç bir rotada karaya rastlayamayacaklar. Geminin yakıtı bitmeye yüz tutacak. Böyle çaresiz bir durumda, hem de bir gemide ne yaparsınız?

Heyecanlı yerde bırakayım. Zira okuması çok keyifliydi. Karakterler çok kalabalık değil ve samimiler. Zaman zaman güldürecekler. Çabuk alışıyoruz onlara. Kitabın sonlarına doğru bilimsel bir açıklama yapacak birisi, her yerin deniz olmasıyla ilgili..

*Denizcilik terimlerinden çok anlamam ama 'birinci çarkçıbaşı' nı başçarkçı olarak duymuştum. 'İkinci çarkçıbaşı' nı da ikinci çarkçı olarak biliyordum. O yüzden okurken biraz tuhaf geldi bu terimler bana. Belki her ikisi de doğrudur, bilemiyorum..




Adı: Mavi Tuzak
Yazar: Özgen Biçgin
Sayfa: 373
Fiyat: 23,75 tl

İlk kitap gibi de bu da son derece sürükleyici ve güzel. 
İlk kitaptaki gemi mürettebatı, kara bulmak umuduyla sonsuz denizde gezerken, gizemli bir gemiye rastlarlar. Bir uçak gemisi bu, hiç bir çağrıya cevap vermiyor. Kara olmayan yerde karaya oturmuş ve karanlığa gömülmüş. Altlarında da tuhaf yükseltiler görürler. Benim gökdelen olarak tahmin ettiğim yapıları onlar hemen çözemez ve dalış yapmaya karar verirler. Onlar dalınca korkunç bir fırtına başlar ve o sıralarda gizemli geminin ışıkları yanar.

Diğer yanda bir uzay istasyonunun görevlileri var. 6 kişi. Bunlar dünyadaki tuhaflığı görüyorlar. Görevleri bitiyor ve bir sebepten Dünya'ya inmek zorunda kalıyorlar. Sonsuz denizin ortasına düşecekler. Kitapta başka yaşayan olmadığı için mecburen bizim yük gemisi mürettebatına denk gelecekler. Burası tabii ki zorlama ama kitabın geri kalanı gerçekten güzel. 

Yerli bilim kurgu bulmak zor, iyisini bulmak daha da zor. Ben tesadüfen denk geldim ve çok da mutlu oldum. 3. kitapta neler gelecek başlarına merak ediyorum doğrusu.

*Kapaktaki ada rastgele bir görsel değil. Değinmesem de ekibimiz bir adaya ulaşacaklar. Oralar çok önemli ve heyecanlı :)

* Kitaplarımı ve diğer eşyalarımı sattığım dolap hesabım: 

https://link.dolap.com/XU2He