13 Aralık 2020 Pazar

Okudum: Kül Prensesi (Laura Sebastian)






Adı: Kül Prensesi 
Yazar: Laura Sebastian
Orj. Adı: Ash Princess
Sayfa: 422
Fiyat: 29,5 tl

Uzun zamandır peşindeydim bu kitabın. Tabii ki çok pahalı olduğu için alamıyordum. Trendyol'da Pegasus yayınevinin indirimlerinde alabildim. Hala pahalı ama neyse artık. Ciltsiz basılsa belki biraz daha uygun fiyatlı olurmuş aslında, bir tek benim aklıma geliyor böyle şeyler, evet.

Kitap güzel ama çok değil. Beni yoran bazı tarafları vardı. Buna rağmen çok sürükleyici. İlk yarısını 1 haftada okudum. Çünkü oralar durağan, son yarıyı da 1 günde okudum. İşte heyecan orada :)

Astrea krallığı güzel yönetilirken bir gün birden işgal edilir. Asıl yönetici Kraliçedir, o öldürülür hem de küçük kızının gözü önünde. Kızı öldürmezler, adını kısaltırlar ve ona Kül Prensesi derler. Ne zaman Astrea halkında bir direniş olsa Kül Prensesi cezalandırılır. Kırbaç izlerini hala taşıyor.

Kül Prensesi büyür, kendi sarayındadır hala ama sürekli gözetim altında tutulur ve kimse sevmez onu. Yeni kral zalim biri. Ona Kayzer diyorlar. Öldüresiniz gelir, o kadar zorbadır. Kül Prensesinin annesini öldüren Baron'un bir kızı var: Crescentia. Kül Prensesinin yakın arkadaşıdır. Hatta o kadar yakın ki birbirlerine Gönül Kardeşi diyorlar. Bir yerde çok fazla yakınlık ve samimiyet varsa, bilin ki o durum çok kısa sürecektir. Okudukça çıkacak her şey ortaya. Nefretinizi, sevimliliğinizle bastıramazsınız. Kızdım yine.

Kayzer'in oğlu var, Prens. O da aynı yaşlarda bu kızlarla. Buralar biraz ergenlik kokuyor maalesef. İki kişiyi idare etmeler falan. Kül Prensesinin kaçıp kendi halkını kurtarma planı var elbet ama ona önce yardım gerek. Beklediği yardımı çok farklı şekilde görecek ama görecek.

Sinir olduğum diğer tarafları da söyleyeyim. Astrea halkının pek çok tanrısı var.  Zamanında onlara tapmışlar. Hoş bir kültürleri varmış aslında, ara sıra anımsıyorlar. Ama işgal zamanında hiç bir tanrı onlara yardım etmemiş. Neden, neden diye bütün kitap boyunca sorgulandı bu inanç sistemi. Aşırıya kaçıldığını düşünüyorum. Zaten içsel düşüncelerde çok fazla tekrar vardı. Her şeyi en baştan düşünüp yorumlayıp durdular. Bu kısımlar kesilse daha seri bir hikaye ortaya çıkarmış bence.

*Kapağı beğendim ama kılıfsız hali vasat biraz. O taç hiç çizilmeseymiş keşke..
*Devamı gelecek bu kitabın. Kim bilir ne zaman. Sonu baya şaşırtıcı bitti çünkü.

* Kitaplarımı ve diğer eşyalarımı sattığım dolap hesabım: 

https://link.dolap.com/XU2He

6 yorum:

  1. Cilt kapağı güzelmiş ama göz alıcı duruyor iç kapak ise dediğin gibi çok çirkin duruyor.Devamı gelir de pegasus bakalım kaç liradan satar fiyatları çok tuzlu olmaya başladı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet yeni çıkanlar direkt 50 tl 😳
      tuhaf zamanlardayız..

      Sil
  2. Merhaba! Yayınlarınızı okudum ve çok beğendim. Bloğunuzu takipteyim. Sizide bloğuma davet ediyorum davetimi kırmaz gelirseniz çok mutlu olurum.

    Blog adresim: https://yusufakmann.blogspot.com

    YanıtlaSil
  3. hıms bilemedim. hoş duruyor. okunabiler. pegasus çok fena paalı yaa :)

    YanıtlaSil